Skype Kurucusu Jonas Kjellberg, TETZ 2025’te konuştu: “Öğrenciler ulaşabildikleri tüm yapay zekâ araçlarını kullanmalı”

Millî Eğitim Bakanlığı himayelerinde bu yıl altıncısı düzenlenen Türkiye Eğitim Teknolojileri Zirvesi ve Fuarı (TETZ 2025), yapay zekâ ve eğitim teknolojileri alanında Türkiye’nin ve dünyanın önde gelen paydaşlarını İstanbul’da bir araya getirdi. 20 Haziran’da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla resmi açılışı gerçekleştirilen zirve, eğitimin geleceğine dair önemli ipuçları sunarken, küresel ölçekte bir diyalog ortamı oluşturdu.
“Yapay Zekâ ve Eğitim”: Ana Tema ve Küresel Liderlerin Bakış Açısı
TETZ 2025’in bu yılki ana teması, günümüzün en çok konuşulan konularından biri olan “Yapay Zekâ ve Eğitim” oldu. Zirve, bu önemli konuyu farklı açılardan ele alarak katılımcılara kapsamlı bir bakış açısı sundu. Etkinliğin son gününde teknoloji dünyasının önde gelen isimlerinden Skype Kurucusu Jonas Kjellberg konuşmacı olarak yer aldı. “Yapay Zekâ Çağında Bağlantılı Öğrenme” başlıklı panelde konuşan Kjellberg, teknolojinin sağladığı hıza dikkat çekerek, “İletişimde günlük deneyimler yaşamak için Harvard’a, Stanford’a gitmeniz gerekiyordu. Artık dünyanın her yerindeki uzmanlarla iletişim kurmak mümkün, bu da insanları eşitliyor. Böylece birçok yetenek dünyanın dört bir yanında kullanılabiliyor. Skype artık kullanılmasa da zamanında oldukça yaygındı.” ifadeleriyle değişen iletişim paradigmalarını vurguladı.
Zirvede sadece Kjellberg değil, OpenAI eski GTM Başkanı Zack Kass, Shazam Kurucusu Chris Barton ve Apple Siri’nin Kurucusu Luc Julia gibi küresel yapay zekâ liderleri de katılımcılarla buluştu. Bu önemli isimler, yapay zekânın eğitime etkilerini derinlemesine değerlendirerek geleceğin eğitim vizyonuna ışık tuttular. Ayrıca yerli ve yabancı akademisyenler ile eğitim girişimcileri de panellerde bilgi ve deneyimlerini paylaştılar. Etkinlik, 20 farklı ülkeden eğitim bakanlıkları temsilcilerinin katılımıyla, eğitimin geleceğine dair küresel ölçekte stratejik bir diyalog ortamı sunarak uluslararası iş birliklerinin önünü açtı.
“Öğretmenler Yapay Zekâ Kullanımına İzin Vermeli”: Geleceğin Eğitimi İçin Tavsiyeler
Jonas Kjellberg, konuşmasında yapay zekânın eğitimdeki rolüne dair önemli tavsiyelerde bulundu. Eskiden en büyük zorluğun insanlarla iletişim kurmak olduğunu anlatan Kjellberg, “Şimdi ise makinelerle çok hızlı şekilde iletişim kurabiliyoruz. Bugün şirketler, gelecekte ayakta kalabilmek için ne yapmaları gerektiğini düşünmek zorunda. Gençlere, toplumun nerede olduğunu düşündüklerini sormak gerekiyor. Gençlerin hayalleri ve değerleri benim için çok önemli. Öğrenciler, ulaşabildikleri tüm araçları kullansınlar. Buradaki doğru yaklaşım, yapay zekâyı kucaklamak olacaktır. Öğretmenler, çocukların yapay zekâ araçlarını kullanmalarına izin verirse, öğrenciler güncel kalabileceklerdir. Her meslekten insan bu teknolojilerden etkilenecektir.” ifadeleriyle öğretmenlerin ve eğitimcilerin bu yeni döneme adaptasyonunun önemini vurguladı.
Kjellberg, insan ve makine arasındaki ilişkinin geliştirilmesi gerektiğine de dikkat çekerek, “Mesele, burada eğitimin ne olduğu sorusunu gündeme getiriyor. Makineyi nasıl kullandığımız değil, insan-makine kombinasyonu esas önemli olan şeydir. Eğitim; empatiyi, felsefeyi, doğruyu yanlışı ve değişen güç tanımını anlamaktır. İnsanların bu araçlar konusunda daha fazla bilgi sahibi olması gerektiğini nasıl sağlayacağız? Asıl zorluk, değişimin kendisini düşünmenin zor olmasıdır. Çünkü eğitim bugüne kadar bu şekilde gelmiştir.” sözleriyle insani değerlerin ve kritik düşünme becerilerinin yapay zekâ çağında daha da önem kazandığının altını çizdi.
Bilginin Demokratikleşmesi ve İnovasyonun Önemi
Kjellberg, günümüzde felsefe ve tarih gibi alanları okumanın çok önemli olduğunu vurgulayarak, farklı alanlarda öğrenmenin mümkün olduğunun gösterilmesi gerektiğini belirtti. “Gençler taklit etmemeli, inovasyon yapmalı. Yapay zekâ sayesinde üst seviyede gelişmeler yaşanacak. Gerçekten de mevcut sistemi baştan aşağı yeniden düşünmemiz şart. Araçların gelişmesi her zaman inovasyonun merkezinde oldu. İşin güzel tarafı şu; bu aslında gelişmiş bir araç. Ben çocukken herkes matematikte aynı sayfaya bakıyordu. Ama siz daha fazla öğrenmiş olabilirsiniz. Yapay zekâ, bunu görünür kılıyor. Yanlış bir komut girildiğinde makinenin bunu anlaması da oldukça etkileyici. Bilgiyi demokratikleştiriyorsunuz. Artık bilgi herkese ait. Yeni teknolojilerin en güzel tarafı da bu. Mevcut iş yapış şekilleri değişiyor. Büyük ya da küçük olmak değil, hızlı mı yavaş mı çalıştığınız önemli. Geçmişte hiç düşünemediğimiz alanlarda bu teknolojileri kullanacağız.” sözleriyle bilginin erişilebilirliğini ve teknolojinin inovasyonu tetikleyici gücünü vurguladı. Bu perspektif, eğitimin geleceğinde kişiselleştirilmiş öğrenme ve yetenek gelişiminin önemini ortaya koyuyor.
Fuardan Çarpıcı Detaylar: 100’den Fazla Şirket, 80 Panel ve Sanatla Yapay Zekâ
Zirveyle eş zamanlı düzenlenen fuar da teknoloji ve eğitim dünyasından büyük ilgi gördü. 100’ün üzerinde yerli ve yabancı teknoloji firması stant açarken, yaklaşık 80 panel ve oturum gerçekleştirildi. Fuar kapsamında, kuluçka merkezlerinde geliştirilen yenilikçi eğitim çözümleri yatırımcılarla buluşturulurken, girişimcilik oturumları ve deneyim alanları ile katılımcılara etkileşimli bir deneyim sunuldu. Fuar alanının temel amaçlarından biri de yerli ve millî eğitim teknolojisi şirketlerini uluslararası platformlarla buluşturmak, girişimlerin küresel pazara açılımını desteklemek olarak belirlendi. Bu, Türkiye’nin eğitim teknolojileri alanındaki potansiyelini dünyaya açma hedefinin bir göstergesi.
Bu yıl ilk kez sanat ile yapay zekâyı buluşturan özel bir bölüm de ziyaretçilerin ilgisine sunuldu. Dünyada ilk kez yapay zekâ ile üretilmiş bir müzik aleti, zirvede sergilenerek teknoloji ile sanatın kesişim noktasına dikkat çekildi. Bu yenilikçi yaklaşım, yapay zekânın sadece bilim ve iş dünyasında değil, yaratıcı alanlarda da ne kadar dönüştürücü olabileceğini gözler önüne serdi.
“Öğretmenler Sahnesi”: Eğitimde Dönüşümün İlham Veren Hikayeleri
Türkiye Eğitim Teknolojileri Zirvesi 2025’in öne çıkan bölümlerinden biri olan “Öğretmenler Sahnesi” ise öğretmenlerin sınıf içindeki yenilikçi uygulamalarını sahneye taşıyarak, eğitimde dönüşümün ilham verici örneklerine ev sahipliği yaptı. Bu platform, öğretmenlerin deneyimlerini paylaşmalarına ve birbirlerinden ilham almalarına olanak sağlayarak, eğitimde yapay zekâ entegrasyonunun pratik yansımalarını gözler önüne serdi.
Millî Eğitim Bakanlığı’nın öncülüğünde; Özel Okullar Birliği, TÜBİTAK, teknoparklar ve üniversitelerin katkılarıyla gerçekleşen TETZ 2025, yapay zekâyı merkezine alan uluslararası bir eğitim teknolojileri etkinliği olarak Türkiye’nin bu alandaki kararlılığını ve küresel vizyonunu güçlü bir şekilde yansıtmayı hedefliyor. Bu zirve, Türkiye’nin eğitimde dijital dönüşüm yolculuğunda attığı önemli adımlardan biri olarak tarihe geçti.