Eğitim dünyasında çığır açan bir dönüşümün eşiğindeyiz ve bu dönüşümün kalbi, Millî Eğitim Bakanlığı himayesinde bu yıl altıncısı düzenlenen Türkiye Eğitim Teknolojileri Zirvesi ve Fuarı (TETZ 2025)‘nde atıyor. Yapay zekâ ve eğitim teknolojileri alanında Türkiye’nin ve dünyanın önde gelen paydaşlarını İstanbul’da buluşturan bu prestijli etkinlik, “Yapay Zekâ ve Eğitim” ana temasıyla geleceğin eğitimini şekillendirme vizyonunu ortaya koyuyor.
Zirvenin en dikkat çeken konuşmacılarından biri, Yapay Zekâ Eğitim Derneği CEO’su & Kurucu Ortağı Amanda Bickerstaff oldu. “Eğitimin Yeni Zekâsı: Öğretmen & Yapay Zekâ İş Birliği” başlıklı ilham verici konuşmasında Bickerstaff, öğretmenlerin yapay zekâyı sınıflarında bilinçli ve etkili bir şekilde kullanabilmeleri için geliştirilen araçlara, kaynaklara ve eğitim programlarına vurgu yaptı. Gündelik hayatımızın bir parçası haline gelen yapay zekânın, istihdam ve eğitim sistemleri üzerindeki etkilerine dair çarpıcı açıklamalarda bulunan Bickerstaff, geleceğin mesleklerinin ve yetkinliklerinin nasıl değişeceğinin sinyallerini verdi.
İstihdamda Büyük Dönüşüm: Yapay Zekâ Yeni Kapılar Açıyor
Amanda Bickerstaff’ın aktardığı Dünya Ekonomik Forumu (WEF) verileri, yapay zekânın küresel istihdam piyasasında yaratacağı devrimi gözler önüne seriyor. Yapay zekâ, 170 milyon yeni iş yaratırken, 92 milyon mevcut pozisyonun yapay zekâya devredileceğini öngörüyor. Bu büyük dönüşümün özellikle bilgi temelli işlerde, kadınlar ve beyaz olmayan çalışanların yoğun olduğu sektörlerde daha belirgin hissedileceği belirtiliyor. Bickerstaff, bilgi temelli çalışmaların yarısının yapay zekânın eline geçeceğini ve yapay zekânın şirketlerin %80’ini dönüştüreceğini vurgulayarak, üretken yapay zekânın kapasitesinin her 7 ayda bir ikiye katlandığına dikkat çekti. Bu baş döndürücü hız, bireylerin sürekli “yeniden öğrenme” becerisi kazanmasını zorunlu kılıyor.
Geleceğin en kritik yetkinliklerini yaratıcılık, analitik düşünme ve çeviklik olarak sıralayan Bickerstaff, “Artık uzmanlıktan ziyade, değişime adapte olabilen esnek zihinler başarılı olacak” ifadeleriyle yeni dönemin yetenek profilini çizdi. Bu vurgu, eğitim sistemlerimizin ve bireysel kariyer planlarımızın yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini gösteriyor.
Yapay Zekâ Okuryazarlığı: Yeni İş Dünyasının Olmazsa Olmazı
LinkedIn’in 2025 raporuna atıfta bulunan Bickerstaff, yapay zekâ okuryazarlığının son iki yılda iş başvurularında en çok aranan yetenek haline geldiğini belirtti. ChatGPT gibi araçların kullanımı veya komut mühendisliği gibi becerilerin, artık üst düzey yöneticiler tarafından asgari koşul olarak görüleceğinin altını çizen Bickerstaff, “Yapay zekâ okuryazarlığı olmayan adaylar, gelecekte işe alım süreçlerinde elenecek. Bu, eğitim kurumlarının müfredatlarını acilen revize etmesi gerektiği anlamına geliyor” dedi.
Yapay zekânın insanlarla işbirliği içinde kullanıldığında sinir ağlarının gelişimini bile olumlu etkilediğine dair araştırmalara dikkat çeken Bickerstaff, Duolingo örneğiyle şirketlerin yapay zekâyı “öğrenme partneri” olarak konumlandırmasının kaçınılmaz bir trend olduğunu vurguladı. Bu durum, teknolojiye sadece bir araç olarak değil, bir öğrenme ve gelişim ortağı olarak yaklaşmamız gerektiğini gösteriyor.
Eğitimciler ve Liderler Harekete Geçmeli: Geleceğin Eğitim Modelleri
Amanda Bickerstaff, konuşmasında eğitim kurumlarını ve politika yapıcıları, yapay zekâ okuryazarlığını tüm disiplinlere entegre etmeye davet etti. Çevik öğrenme modellerinin desteklenmesi gerektiğini dile getiren Bickerstaff, geleneksel becerilerin yanında teknoloji-insan işbirliğini merkeze alan programların tasarlanması gerektiğinin altını çizdi.
Veri güvenliğine de dikkat çeken Bickerstaff, “Teknolojiyi nasıl kullanacağımızı yeniden öğrenmemiz gerekiyor. Özel bilgilerinizi vermeyin, güvenilir olmasına önem verin, yeni şeyleri denerken bütün düğmelere basmayın” diyerek, dijital okuryazarlığın önemini ve siber güvenlik bilincinin vazgeçilmezliğini bir kez daha hatırlattı.
Küresel Yapay Zekâ Liderleri İstanbul’da Buluştu
20 Haziran’da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla resmi açılışı gerçekleştirilen zirvede, dünyanın önde gelen yapay zekâ uzmanları, teknoloji liderleri ve eğitim girişimcileri katılımcılarla buluştu. OpenAI eski GTM Başkanı Zack Kass, Skype Kurucusu Jonas Kjellberg ve Apple Siri’nin Kurucusu Luc Julia gibi isimler, yapay zekânın eğitime etkilerini değerlendirirken, yerli ve yabancı akademisyenler ve eğitim girişimcileri panellerde bilgi ve deneyimlerini paylaştılar. Etkinlik, 20 farklı ülkeden eğitim bakanlıkları temsilcilerinin katılımıyla, eğitimin geleceğine dair küresel ölçekte stratejik bir diyalog ortamı sunarak, uluslararası işbirliğinin önemini bir kez daha gösterdi.
Yenilikçi Çözümler ve Sanatın Yapay Zekâyla Buluşması
Zirveyle eş zamanlı düzenlenen fuarda, 100’den fazla yerli ve yabancı teknoloji firması stant açarken, yaklaşık 80 panel ve oturum gerçekleştirildi. Fuarda, kuluçka merkezlerinde geliştirilen yenilikçi eğitim çözümleri yatırımcılarla buluşturuldu; girişimcilik oturumları ve deneyim alanları ile katılımcılara etkileşimli bir deneyim sunuldu. Fuar alanının temel amaçlarından biri de yerli ve millî eğitim teknolojisi şirketlerini uluslararası platformlarla buluşturmak ve girişimlerin küresel pazara açılımını desteklemek oldu.
Bu yıl ilk kez sanat ile yapay zekâyı buluşturan özel bir bölüm de ziyaretçilerle buluştu. Dünyada ilk kez yapay zekâ ile üretilmiş bir müzik aleti, zirvede sergilenerek teknoloji ile sanatın kesişim noktasına dikkat çekildi. Bu yenilikçi yaklaşım, yapay zekânın sadece işlevsel değil, aynı zamanda yaratıcı potansiyelini de ortaya koydu.
Öğretmenlerin Dönüşüm Hikayeleri “Öğretmenler Sahnesi”nde
Türkiye Eğitim Teknolojileri Zirvesi 2025’in öne çıkan bölümlerinden biri olan “Öğretmenler Sahnesi“, öğretmenlerin sınıf içindeki yenilikçi uygulamalarını sahneye taşıyarak, eğitimde dönüşümün ilham verici örneklerine ev sahipliği yaptı. Bu platform, öğretmenlerin deneyimlerini paylaşmalarına ve birbirlerinden ilham almalarına olanak sağlayarak, eğitimde sürekli gelişimin ve yenilikçiliğin teşvik edildiğini gösterdi.
Millî Eğitim Bakanlığı’nın öncülüğünde; Özel Okullar Birliği, TÜBİTAK, teknoparklar ve üniversitelerin katkılarıyla gerçekleşen TETZ 2025, yapay zekâyı merkezine alan uluslararası bir eğitim teknolojileri etkinliği olarak Türkiye’nin bu alandaki kararlılığını ve küresel vizyonunu güçlü bir şekilde yansıtmayı hedefliyor.
TETZ 2025, eğitimin geleceğine yön veren önemli bir dönüm noktası olarak tarihe geçti. Yapay zekânın sunduğu fırsatları en iyi şekilde değerlendirerek, yarının eğitimini bugünden inşa etme yolunda önemli adımlar atıldı.
